top of page

Blog

Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Polikliniği ile ilgili Sorular ve Cevaplar


Merhabalar, bana danışanlar içinde hatırı sayılır bir kesim doğru adreste olup olmadıkları, çocuklarını getirmekle iyi bir iş yapıp yapmadıkları konusunda endişeli olurlar. Bu aileler genellikle ilk kez bir Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniği’ne başvurmuş ya da daha önce psikolojik destek almış ve psikologlar tarafından bana yönlendirilmiş olabiliyorlar. Bu yazıyı yazma fikrini bana kazandırdıkları için sağ olsunlar. Maalesef ‘Psikiyatri’, ‘Ruh Sağlığı’ gibi terimler ilgi alanları içinde olan ağır psikiyatrik bozukluklardaki damgalama sorunu nedeniyle ürkütücü olabiliyor. Belki bizim branşımıza gelmesi gerektiği halde bu nedenlerle çekimser kalan ailelerimiz varsa, çocuklarımızın mümkün olan en erken zamanda destek alabilmelerini sağlamak konusunda bir yardımım olabilsin diye bu yazıyı yazdım.

1. Aileler çocuklarını neden bir Çocuk Psikiyatristine getiriyorlar?

Aileler genellikle çocuklarında onları mutsuz eden, aşırı heyecanlandıran, gereksiz korkutan, sosyal uyumu bozan/uyumda güçlük yaratan, dikkatsiz kılan, aşırı hareketlendiren, yaşamın kurallarında uyum sorunu yaşatan bir problem olabileceği kaygısı içinde bize başvururlar. Diğer bir sık neden ise çocuklarının alkol/sigara/uyuşturucu madde ile ilişkide olduklarını fark etmeleridir. Aileler çocuklarının gelişimleri, yeme/uyku alışkanlıkları, diğer aile üyeleri ve veya arkadaş/öğretmenleri ile etkileşimleri, okul başarıları konusunda endişe duyabilirler. Genellikle bu tip şikayetler ilk olarak güvenilir bir öğretmenle, rehberlik servisi ile, güvenilir arkadaş/konu komşu ile, takip edildikleri doktor ile konuşuluyor. Konuşulan kişilerin yönlendirmeleri çok etkili olmaktadır. Bu adımdan sonra aileler olasılıkla bir Çocuk ve Ergen Psikiyatristi ’ne yönlendiriliyorlar.

2. Aileler çocuklarının problemlerinden sorumlu olan kişiler midir?

Bu endişe ailelerde çok sık oluşuyor. Hatta bazı aileler kendilerinin görüşme sırasında suçlanacağından korkarak çocuklarına yardım almak konusunda kararsız kalabiliyorlar. Çocuğun yaşadığı zorluklar ile ilgili ebeveynlerin kendilerini sorumlu hissetmeleri çocuklarına duydukları sevginin ve özenin en doğal sonucudur. Çocuk ve Ergenlerimizin sorun yaşamalarını sağlayacak çok sayıda neden vardır. Bazen de bu duruma yol açan neden bilinmez, ancak tüm rahatsızlıkların tedavi şansı vardır. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi ailelere çocuklarının sorunları ile ilgili olarak kendilerini suçlu hissetmemeleri gerektiğini anlamaları konusunda yardımcı olur. Bu konuda da ailelerin özellikle “Neden benim başıma geliyor?” “Neden benim çocuğum?” gibi sorularıyla çalışır ve yerine tedavide işlevsel olacak düşünme şemaları oluşturmayı hedefler.

3. Çocuğumu psikiyatriste götürürsem başkaları ne der?

“Ben mi, yoksa benim çocuğum mu psikiyatriste gitmeli?”, “Ben deli değilim ki!” . İlk sıkıntı bu düşünce ile başlar. Bu düşünceye sahipseniz siz de psikiyatrik hastalıkları damgalayan birisiniz, demektir. ‘Damgalamak’ sözlük anlamıyla “Bir kimseye, gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek” anlamına gelir. ’Psikiyatriste giden herkes çok ağır psikolojik sorunlar yaşar (delidir)’ gibi bir damgalama içeren cümle bu konuda uzmanlaşmış kişilerin kulağına ‘Ürolojiye giden her erkek cinsel hayatında sorunlar yaşar’ veya ‘Kardiyolojiye giden herkes kalp krizi geçirmiştir’ cümlelerinden farksız, gerçeklikten uzaktır. Çocuk ve Ergenler bedensel olarak hastalıklar yaşayabileceği gibi ruhsal veya davranışsal olarak da hastalıklı değişimler yaşayabilirler. Bu grupta görülen birçok ruhsal hastalık gerekli tedavi edici müdahaleler ile tamamen geçebilirken, hemen hemen hepsi tedavi ile belirgin düzelme sağlar. Ailelerin çocuklarında yaşadıkları düzelmeler ile ilgili “Çocuğumuzun bir sorunu vardı, ancak ihtiyacımız olan yardımı aldık ve şu anda çok iyiyiz” diyebilmeleri aileleri de çocuğun yakınlarını da çok mutlu eder.

4. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi ile bir görüşme nasıl ilerler?

Görüşme tüm doktor muayenelerinin gerektiği gibi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi için de öncelikle şikayetin öyküsünü ve ailelerin çocukları ile ilgili kaygılarını iyi bir şekilde dinlemesiyle başlar. Ruhsal/davranışsal sorunların yanı sıra tüm tıbbi geçmiş ve gelişim öyküsü de Çocuk ve Ergen Psikiyatristi’ni yakından ilgilendirir. Bu bilgilerin ışığında gerekli görüldüğü takdirde öğretmen, bakıcı, diğer aile üyeleri, diğer doktorlar gibi çocuğun hayatındaki önemli kişilerle de ailelerin izni alınarak iletişime geçilebilir. Bu görüşmede çocuğun ilgi alanları vs. gibi görüşmeyi rahatlatacak unsurlar da öğrenilir ki bazı çocuk/ergenlerin ilk görüşmedeki utangaç tutumlarının önüne geçilebilsin. Görüldüğü gibi çocuğun ruhsal-davranışsal-sosyal-akademik-tıbbi-gelişimsel bilgileri çok ayrıntılı bir şekilde öğrenilmelidir. Görüşme sırasında soruna odaklanabilecek yeterli zamanın olabilmesi amacıyla, birçok Çocuk ve Ergen Psikiyatristi ailelerden görüşme öncesinde kendileri tarafından hazırlanmış bir ‘ilk başvuru formu’ doldurmasını talep eder. Çocuk ve Ergen ile birebir görüşme yaparken ise konuşmanın yanı sıra yaşa göre resim yapma ya da oyun oynama gibi yöntemler de kullanılarak durum daha iyi analiz edilmeye çalışılmaktadır.

5. Eğer tıbbi bir hastalık nedeniyle bulguların oluştuğu düşünülüyorsa ne yapılır?

Çocuk ve Ergen Psikiyatristleri aynı zamanda ‘normal’ doktorlardır. Onların bir diğer görevi de farklı bir şekilde hissetmeye, davranmaya veya düşünmeye yol açabilecek bazı tıbbi rahatsızlıkların ayırıcı tanısını yapmaktır. Bunun için gerektiği takdirde diğer branş hekimlerinden görüş isteyebilirler. Öte yandan belirtmeden geçmeyelim ki Çocuk ve Ergen Psikiyatristleri duygular, düşünceler, davranışlar ve stresli yaşam olaylarının da genel tıbbi durumu etkileyebileceğini akılda tutmalı, bu konuda ailelerin farkındalığını arttırmalıdırlar.

6. Ne gibi tedavi yöntemleri vardır?

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisinde tedavi kişiye özel olarak planlanır ve planlama sırasında çocuk/gencin problemi, güçlü olduğu ve geliştirmesi gereken yanları, aile/okul/öğretmen gibi sosyal çevresindeki destek sistemleri göz önünde bulundurulur. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi'nde Analitik Psikoterapi, Bilişsel-Davranışçı Terapi, Sistematik Aile Terapisi, Oyun Terapisi, Rehberlik Servisi/Öğretmen ile ortak çalışmalar ve ilaç tedavisi gibi birçok tedavi yönteminden çocuğa uygun olanını seçer ve bu terapi yöntemini ailelere tanıtarak yarar ve kısıtlılıkları konusunda aileleri bilgilendikten sonra uygun tedaviye başlar veya gerekli yönlendirmeleri yapar.

7. Tedavi süresi nedir?

Sorunun büyüklüğüne göre bazı çocuk/gençlerle çalışırken tek bir görüşme ya da kısa süreli bir tedavi yeterli olabilirken, bazen de özellikle birden çok alanda sorunun bulunması ve/veya uzun zamandır sorun tanımlanıyorsa daha uzun süren bir tedavi gerekebilir. Nadiren bazı ağır durumlarda yataklı tedavi önerilebilir.

8. Görüşme sırasında alınan bilgiler gizli tutulur mu?

Çocuk ve Ergen Psikiyatristleri de tüm doktorlar gibi hasta-hekim ilişkisinin doğası gereği aldıkları bilgileri 3. şahıslara iletmezler. Alınan bilgilerin tutulduğu notlar sadece kendilerinin erişebileceği bir arşivde depolanır. Eğer çocuğun tedavi sürecinde okul/rehberlik servisi veya diğer branş doktorları gibi 3. şahıslarla etkileşime geçilmesi gerekiyorsa, bu ailenin izni alınmadan yapılamaz.

9. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi kimdir?

Çocuk ve Ergen Psikiyatristleri çocuklardaki ruhsal hastalıklar, gelişimsel sorunlar ve davranış sorunları konusunda uzmanlaşmış tıp doktorlarıdır. Çocuğun tedavisi sırasında mutlaka ailelelerle de çalışırlar. Çocuk ve Ergen Psikiyatristleri hastanelerde ya da muayenehanede hizmet verebilir. Bu hizmet verme yetkisi kazanabilmeleri için 6 yıllık tıp eğitimlerini tamamladıktan sonra 4 yıl süren bir uzmanlık eğitimi görürler. Bu eğitimleri sırasında tanımlanmış eğitimleri ilgili branş hocalarından alır, süpervizyon altında hasta bakarlar ve çocuk nörolojisi, erişkin psikiyatrisi gibi ilişkili branşlarda çeşitli sürelerde çalışarak eğitimlerini tamamlarlar. Eğitim süresini tamamlayan asistan hekimler, ilgilendiği bir alanda araştırma yapmak ve bunu sunmak (tez), ardından da yazılı ve sözlü yeterlilik sınavına girmek ve başarıyla geçmekle yükümlüdürler.

Tüm okuyanlara yol gösterici bir yazı olduğunu umar, sağlıklı mutlu günler dilerim.

Öne çıkan Yazılar
Arşiv
Beni Takip Edin
  • Grey Facebook Icon
  • Grey Google+ Icon
bottom of page